17 Ağustos 2010 Salı

Sağlık Yapılanması Özelinde Liverpool vs. Galatasaray

Bu yılın Mart ayında Liverpool FC spor hekimliği ve spor bilimleri bölümünün başına Dr. Peter Bruckner'ı getirdi. Dr. Bruckner Harry Kewell'ın menejerinin Liverpool FC doktorlarını Kewell'ın sakatlığını yanlış tedavi ettikleri ve kariyeri ile oynadıkları suçlamasının ardından bu görevi kabul etti. Dr. Bruckner spor hekimliği alanında dünyada en çok tanınan ve bu alanda 'spor hekimliğinin kutsal kitabı' olarak kabul edilen 'Clinical Sports Medicine' adlı kitabın editör ve yazarlarındandır. Ayrıca Avustralya Olimpiyat takımı sağlık ekibinin başkanlığı ve Avustralya Futbol takımı sağlık ekibi başkanlığı gibi pek çok önemli görev almış bir spor hekimidir.

Yaklaşık 1 hafta kadar önce de Galatasaray'da artık ayyuka çıkmış yanlış teşhis ve tedavi tartışmalarının sonucunda oldukça yıpranmış sağlık ekibinde değişikliğe gidildi. Spor hekimi Doç. Dr. Burak Kunduracıoğlu ve fizyoterapist arkadaşlarından oluşan bir ekip daha önceki ekipten 1-2 kişi ile beraber Galatasarayın yeni sağlık yapılanmasını oluşturdular. Doç. Dr. Kunduracıoğlu daha önce görev aldığı Ankara profesyonel futbol kulüplerinde (Ankaragücü, Ankaraspor ve Gençlerbirliği) başarılı işler yapmış olduğunu düşündüğüm bir meslektaşım.

Bana kalırsa spor hekimliği eğitimi almış olması bile başlı başına önemsenmesi gereken bir durum çünkü bu konuda ülkemizde yanlış bir inanış ya da bilgi var; spor sakatlıkları alanında asıl olan sakatlanmaya neden olan faktörlerin saptanması ve düzeltilmesidir. Bu bağlamda ortopedistler (sıklıkla profesyonel sporda takım doktorları bu alanda çalışan meslektaşlarımdır) spor sakatlıklarının tedavisinde önemli rol alırlar ancak tüm spor yaralanmalarının ancak 10%'u ameliyat gerektiren yaralanmalardır. Yani hem oluşabilecek sakatlıkların önlenmesinde hem de oluşan sakatlıkların %90'nın tedavisinde spor hekimliği, fizik tedavi uzmanları ve fizyoterapistlerin içinde bulunduğu diğer sağlık profesyonellerinin büyük önemi vardır.

Dr. Bruckner Mart 2010'da verdiği söyleşide Premier Ligin son ayı boyunca bir gözlemci gibi kulüp işleyişini izleyeceğini ve gelecek sezon için süreçlere ne gibi şeyler ekleyebileceklerine karar vereceğini söylemiş. Açıkçası bu noktada Dr. Bruckner'a imrendiğimi ifade etmeliyim çünkü yeni bir kulüpte işe başlamak için daha güzel bir yöntem olamazdı. Maalesef Dr. Kunduracıoğlu ve ekibinin böyle bir gözlem yapacak vakti olmadı. Bu noktada eski ekipten göreve devam eden Dr. Murat Çevik'in katkı vermesi gerekecek.

Burada bunca kulüp arasından neden Liverpool ve Galatasaray'ı seçtiğime gelince: her iki kulüp de tarihleri açısından ülkelerinin belkide en prestijli ve Avrupa odaklı kulüpleri ama daha önemlisi günümüzde yönetimsel nedenlerle deyim yerindeyse sırat köprüsünden geçiyorlar. Dengelerin bu kadar oynak olduğu bir ortamda teknik ekiplerin de sağlık ekiplerinin de işinin zor olduğu aşikar.
Umarım her iki kulübün geleceği ve en önemlisi sporcuların sağlığı için doğru bir yapılanma ve çalışma ortamı yaratılabilmiştir. Çünkü sanıldığı gibi 'takım olmak' sadece futbol takımının değil sağlık ekibinin başarısı için de olmazsa olmaz bir şart.

1 yorum:

  1. Ben uzun zamandır sohbetini etmeye kimselere bulamadığım ender ve bir o kadar da göz ardı edilmiş bu konu hakkında blog yazan sizi takdire şayan bulduğumu belirterek eklemek isterim ki; bir futbol takımı birbirini tolere edebilecek oyuncularla kurulur. içlerinde kimi sakatlık yaşar kimi ceza alır ama onların mevkilerde oynayacak birileri olur. oysa galatasaray'da bu öyle değil. sakatlık çok ciddi bir konu ama galatasaray'da artık alışılagelmiş bir olay hatta olgu oldu. böyle olmaması gerekiyordu ama oluyor.
    çok üzülüyorum, birilerine bir şey emanet ederken o insanı tartarsın kafanda ama futbol takımını emanet ederken herhalde kimse bir şey tartmıyor. herhalde tarttıkları para ya da çirkeflik. (umarım yanılıyorumdur)

    YanıtlaSil